Oyunu çok iyi takip eden bir özelliği var Olcay Şahan'ın. Rakip ceza sahası çevresinde top adeta onu çekiyor. Topu ayağına aldığında gereksiz çalımlara girmeden basit oynamayı tercih ediyor ve duvar paslarıyla içeri kat etmeye çalışıyor. Beşiktaş taraftarının uzun yıllardır göremediği ceza sahası önündeki varyasyonlar Oğuzhan, Fernandes, Almeida ve Olcay dörtlüsüyle bu yıl gerçekleşmeye başladı. Bu isimlere zaman zaman Holosko'yu da ekleyebiliriz.
Gelelim Olcay hakkındaki somut verilere: 25 yaşındaki futbolcu 2006 - 2008 yılları arasında Borussia Mönchengladbach formasıyla 75 maça çıkıp 16 gol kaydetmiş. 2008 - 2011 yılları arasında 2. Bundesliga MSV Duisburg'un formasını giyen Şahan, 87 maçta 23 maçta golün altına imzasını atmış. 2011 - 2012 sezonunda 1. FC Kaiserslautern formasıyla ise 27 maça çıkıp 1 gol atmış. Bu sene başından beri Beşiktaş'ın sol kanadında izlediğimiz Olcay 20 maçta 7 gol 3 asist yaparak Beşiktaş'ın 20. hafta sonuna kadar attığı 43 golün 10'unda pay sahibi olmuş. Bunun yanında aldığı fauller sonucunda gerçekleşen duran top organizasyonlarından çıkan goller de çoğu kişi tarafından unutuluyor. En basitinden Olcay'ın son dakikada kaçırdığı gol yüzünden yemediği küfür kalmadığı Trabzonspor maçında Beşiktaş'a bir puanı getiren Fernandes'in frikik golü öncesindeki faul pozisyonu ve geçen hafta Karabükspor maçında Beşiktaş'ın 1. golü öncesinde yapılan faul. Bu iki pozisyon şu an aklıma gelenler. Ancak futbolda maalesef her zaman yapamadıklarınla konuşuluyorsun. Futbola boşuna nankör meslek denmiyor. Onur Kıvrak Türkiye'nin en beğenilen, peşinde koşulan kalecisiyken; bu özellikler bir anda unutuluyor ve Olcay'ın o golü nasıl atamadığı konuşuluyor, Onur'un nasıl kurtardığı değil. Bahsettiğimiz bu pozisyonun benzerini geçen hafta Real Madrid - Barcelona Kral kupası maçında Mesut Özil yakaladı; fakat yüksekten gelen topu kontrol edemedi ve pozisyon başlamadan bitti. Olcay bu maçtaki kritik pozisyon dışında Eskişehirspor maçında iki, Bursaspor maçında bir net pozisyondan yararlanamadı ve bir anda Beşiktaş'ın en kötü futbolcusu ilan edildi. Zor golleri atıp kolay golleri atamıyordu Olcay bir 'sol kanat' oyuncusu olarak. O zaman bir buçuk yıl boyunca zor,kolay birçok pozisyonu atamayı kritik maçlarda takımın şampiyonluk yarışına havlu atmasına sebep olan Almeida'yı asmalıydık. Asmayalım da besleyelim bakın bu seneki sonuç ortada.
Maç izlediğim değişik ortamlarda, internette yapılan yorumlarda Olcay için bal yapmayan arı yorumları yapılıyor. Hiçbir şey koymuyor da bu akıl dışı yorum insanı çileden çıkarıyor. Baldan kastınız ne kardeşim? Süzme bal yapsın bir de ekmeğinizin üstüne sürsün diyorsanız Bayern Münih'ten Ribery verelim size? Sahada koşan mücadele eden oyuncu isteyenler öyle bir oyuncu görünce de bal yapmayan arı diye yaftalıyorlar adamı. Bal yapmamayı bırakın petek düşmanlarını, kovan düşmanlarını gördü bu takım. Serdar Özkan bunlardan birisiydi. Türkiye'deki futbol izleyicisinin değişmeyen klişe laflarından bu bal yapmayan arı yaftalaması. Simao Sabrosa neydi o zaman? Yüksek emekli maaşı alan bir bal üreticisi mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder