17 Eki 2014

Yugoslavya'da Futbolun Durduğu Gün

4 Mayıs 1980 tarihinde Yugoslavya Ligi'nde üç tane maç oynanırken statlara gelen bir ölüm haberi bu maçların durmasına ve sahadaki futbolculardan tribündeki taraftarlara kadar herkesin büyük bir üzüntüyle yıkılmasına sebep oldu. Yugoslavya'nın 27 yıldır görevde olan devlet başkanı Josip Broz Tito hayatını kaybetmişti. O gün oynanan maçların en önemlisiyse Hajduk Split ve Kızılyıldız arasında oynanan derbi maçıydı. Maçın 41. dakikasında sahaya giren üç tane görevli hakemleri yanına çağırdığı sırada tribünler çoktan gözyaşlarına boğulmuştu. Haberi duyan futbolcular da orta yuvarlakta bir anda yere yığılmış ve çökmüş kalmışlardı. Tito'nun Yugoslavya halkı için ne denli önemli bir lider olduğunun en önemli göstergelerinden birisi de bu maç oldu. Hırvat bir babanın oğlu olan Tito için Hajduk Split taraftarlarının gözyaşı dökmesi çok normaldi. Ancak, on yıl sonra yaşanacak katliamların hemen öncesinde Sırpların da Tito için gözyaşı dökmesi 87 yaşında ölen Mareşal Tito'nun ırk, dil, din ayrımı gözetmeksizin bütün halkı kucakladığına dair bir göstergeydi.
Bosnalı bir Hırvat olan Zlatko Vujavic'in çimlerin üzerine yatıp kaldığı an
Maçta oynayan Kızılyıldızlı ve Hajduk Splitli futbolcuların yıllar sonra o günü anlattığı röportaj ve maçtan görüntüler

15 Eki 2014

Büyük Arnavutluk İdeali vs. Sırbistan

Sırbistan ve Arnavutluk arasında oynanan EURO 2016 eleme maçının ilk yarısı golsüz beraberlikle bitmek üzereyken bir dizi olay patlak verdi ve maç yarıda kaldı. Arnavutluk'un 1967'den beri ilk kez Belgrad'ı ziyaretinde yaşanan olaylar futboldan ziyade tarihsel olarak iki halk arasında mevcut olan gerilimle alakalıydı. Sırbistan kaptanı Branislav Ivanovic de maçtan sonra verdiği röportajda bu durumu destekleyen bir açıklama yaptı.
Olayların başlangıcı ise maç esnasında bir insansız hava aracının sahanın üzerinde dolaşarak Büyük Arnavutluk bayrağını dalgalandırması oldu. Bayrağın üzerinde fotoğrafları yer alan İsmail Kemal ve İsa Boletini ise Osmanlı'nın dağılma sürecinde Arnavutluk adına bağımsızlık için mücadele eden iki önemli siyasi figürdür. Bayrağın üzerinde yazan "Autochthonous" ifadesi ise otokton anlamına gelir ve Büyük Arnavutluk topraklarında bugün yaşayan Arnavut kökenli halkların bölgenin yerlisi olduğuna dair bir göndermedir.

Partizan Stadyumundaki olaylara futbolcular, malzemeciler ve taraftarlar da dahil olmak üzere statta bulunan hemen herkes müdahil oldu. Sırp savunma oyuncusu Mitrovic tribünlerden yükselen öfke dolu tezahüratlara yanıt vererek bayrağı indirdi. Bunun üzerine Arnavut oyuncular Mitrovic'in üzerine yürüyerek bayrağı elinden aldılar. Ancak, olaylar bununla bitmedi ve Sırp taraftarlar sahaya girerek olayların daha da büyümesine yol açtı. Arnavutluk kaptanı Lorik Cana ve bir Sırp taraftar arasında yaşanan gerilimde Cana'nın geri adım atmaması da geceye damgasını vurdu.

İki ülke arasındaki gerilimin temel nedeni 2008 yılında halkının büyük çoğunluğu Arnavut olan Kosova'nın Sırbistan'dan ayrılarak tam bağımsızlığını kazanması oldu (2012'ye kadar gözetimli bağımsızlık statüsündeydi). Ancak, Sırbistan bu yeni kurulan devleti tanımıyor ve tanımamakta da ısrar edeceğe benziyor. Diğer taraftan Arnavutluk ise Büyük Arnavutluk'un kurulması için bu ayrılığı bir adım olarak görüyor. Büyük Arnavutluk idealindeyse Sırbistan, Karadağ, Makedonya ve Yunanistan topraklarında Arnavutların genellikle yoğun olarak yaşadığı bölgeler ve bugünkü Arnavutluk ve Kosova'yı da içine alan bir ülke vardır. Olaylar sonrası Kosova'da halk sokaklara dökülerek Arnavutluk'a destek oldu. Ayrıca, maçta Sırp taraftarların NATO bayrağını yakmasının sebebi ise Kosova'nın bağımsızlığını NATO destekli kazanmasıdır.

Olayın çıkmasında başrolü oynayan insansız hava aracının 800 metreden kontrol edilebildiği belirtilirken bu aracı yönlendiren kişinin protokol tribününde yer alan ve Arnavutluk Başbakanı Edi Rama'nın kardeşi Orfi Rama olduğu şüphesi de gündeme geldi ve Orfi Rama gözaltına alındı. Partizan Stadı'nda 3500 polis aracılığıyla alınan güvenlik önlemlerine rağmen böyle bir olayın yaşanması UEFA'yı da güvenlik zaafiyeti konusunda harekete geçirdi.

Geçtiğimiz ay UEFA Avrupa Ligi'nde oynanan Partizan-Tottenham Hotspur (taraftarının bir kısmı Yahudi) maçında rakip taraftara yönelik antisemitist tezahüratlarda bulunan Partizan taraftarları hakkında UEFA bir soruşturma başlatmıştı. Önümüzdeki hafta Partizan deplasmanına gidecek olan Beşiktaş takımının başına neler geleceği ise büyük bir soru işareti olarak duruyor.